Buraya reklam eklenecek

3 Ağustos 2011 Çarşamba

"DMAE'li cilt bakım ürünleri kullanalım mı?Uzak mı duralım?"

DMAE yani açık adıyla dimetilaminoetanol son yıllarda anti-aging ürünlerin içinde oldukça fazla kullanılan bir madde.Ana iddiası ise cildi sıkılaştırmak.Bir okuyucumdan da bununla ilgili bir soru alınca DMAE'le ilgili bir yazı yazmaya karar verdim.

DMAE nedir sorusunun cevabıyla başlayalım.Öncelikle asetilkolinle başlamak istiyorum.Yukardaki şekilde mavi saçaklı olan bir nöron yani beynimizin bilgileri ileten hücresi.Ucundaki pembe çizgiler de kaslar.Şekildeki gibi kaslarımızda sonlanan nöronlar vardır ve uçlarından asetilkolin denen maddeler salınır.Bu madde kas hücrelerine tutunur ve orada bir takım olaylar başlatır.Bunlardan bir tanesi de uyarıyı alan kasların belli bir tonusta durması yani belli bir kasılmışlıkta durmasıdır.Vücudumuzdaki her kas kullanılmazken bile uyarılır,belli bir kasılmışlıkta kalırlar.Hatta yüz felci olanlarda belki görmüşsünüzdür,ağız yamulur sağlam tarafa doğru çekilir,çünkü sağlam tarafta kas tonusu devam ederken diğer taraf tamamen gevşek kalmıştır ve kaslar kasılan tarafa doğru çekilirler.

Neyse konuya dönersek,DMAE'nın da asetilkolin yapımında kullanılan önemli bir madde olan kolinin benzeri olduğu,bu sayede asetilkolin yapımını arttırdığı ve dolayısıyla kaslardaki uyarıyı da arttırarak kasların tonusunu arttırdığı ve böylece cildin toparlandığı söyleniyor.Benzer mekanizmalarla beyinde de iletiyi arttırdığı düşünldüğü için,hafızaya,depresyona iyi geldiği,öğrenme kapasitesini arttırdığı düşünülüyor ve hatta dünyada bu madde en fazla Alzheimer hastalığına iyi gelmesi amacıyla çalışılmış bir madde.Ama maalesef cilt üzerine çok da fazla çalışılmamış.

Sonuçta cildin sarkmasına iyi geliyor,cildi toparlıyor ve bu amaçla birçok kozmetik üründe de kullanılıyor.Bir başka güzelliği ise bu maddenin kolay elde edilebilmesi ve stabil olması.Yani size DMAE li bir serum çok özel bir madde diye 500tlye satılırsa inanmamanız gerekiyor çünkü bu maddeyi elde edip saklamak c vitaminini stabil tutmaktan çok daha kolaymış.
Peki madem böyle güzel ,cici bir madde neden bazı yerler çok zararlı vs deniliyor?Bu düşünceler 2007 yılında British Journal of Dermatology'de yayınlanan bir makaleye dayanıyor.Dr.Morisette ve ekibi insan hücre kültüründe ve tavşanlarda bu maddeyi %3 konsantrasyonunda deniyorlar ve hücre çoğalmasını yavaşlattığını,inceledikleri hücrelerde hücre hasarı bulguları olduğunu gözlemliyorlar.Fakat bu çalışma uzun vadeli kullanım sonuçlarını içermiyor,direkt insan cildinde yapılmıyor,Yani daha da ileri çalışmalar gerekiyor.Eğer cilt bölünmesini yavaşlatıyorsa retinol,alfa hidroksi asit gibi cilt yenilenmesini hızlandıran ajanlarla da kullanılabilir ya da dozla ilgili bir problem olabilir deniyor,çünkü c vitaminin bile az dozu iyiken fazla dozda antioksidan özelliğini kaybediyor ve hücre hasarı yapıyor.
Peki şimdi bu maddeyi kullanalım mı,kullanmayalım mı?Benim araştırıp bulduklarım bunlar,ben şahsen bu konu hakkındaki çalışmalar fazlalaşmadan kullanmayı düşünmem çünkü cilt yenilenmesinin ve hücre hasarının uzun vadede daha kötü sonuçlar doğurabileceğine inanıyorum ama kanıtlar yüzde yüz değil,savunan bir sürü uzman var,yani direkt size kullanmayın diyebilecek bilgi ve donanıma sahip bir insan da değilim.Tek söyleyebilceğim demin de dediğim gibi ,bu madde daha fazla çalışılmadan şahsen kullanmayacağım.Herkese iyi bayramlar!!;)

0 yorum:

Yorum Gönder